Erdal Beşikçioğlu Aldanmak Öldürür (Cemil Meriç belgeseli)
Erdal Beşikçioğlu Aldanmak Öldürür (Cemil Meriç belgeseli)
" Ve herkes bilir ki aldanmak öldürür.”
Cemil Meriç Belgeseli - Yahuda Kralı Herod Hikayesi
Yahuda Kralı Herod, Büyük Herod.
Vaftizci Yahya’yı getirmelerini emrettiğinde gözlerindeki
yorgunluk ve alnındaki gelgit gün kadar aşikârdı. Kaşları çatılmış, çenesi
sarkmış, yüzü kararmıştı. Zihni bir meseleyle meşgul olduğunda aynen böyle
avuzlaşırdı çehresi.
Gardiyanlar Vaftizci Yahya’yı zindandan alıp huzura
çıkardığında vakit gece yarısını çoktan geçmişti.
-Uzun zamandır zihnimi kurcalayan, uykularımı kaçıran bir
mesele var, dedi Herod.
-Bilginlerle de konuştum, bilgelerle de konuştum ama tatmin
edici bir cevap alamadım hiç birinden. Bilirim Sen peygamber soyundan gelen
aziz bir adamsın.
Herod burada bir an durdu, bir süre süzdü muhatabını.
Yaltaklanmasının karşılığını beklermiş gibi. Vaftizci heykel katılığındaki
duruşunu hiç bozmadı. Bunun üzerine Herod devam etti.
-“Firavun’la Musa’nın hikâyesini bilirsin. Hani Firavun
İsrail oğullarına musallat olmuştu da, Rab Musa’ya kavmini alıp Mısır’ı terk
etmesini emretmişti ve Musa’da kavmiyle birlikte Kızıl Deniz’in kenarına
gitmişti hani. Peşlerinde Firavun ve ordusu, Musa çaresizlik içinde gözlerini
göklere çevirince Rab; asasını denize vurmasını buyurmuştu. Musa asasını Kızıl
Denize vurmuş, Kızıl Deniz’de ikiye yarılmıştı, Musa’da kavmiyle birlikte sağ
salim karşıya geçmişti. Peşlerinden gelen Firavun ve ordusu Kızıl Deniz’in
bulanık sularında boğulup gitmişti.
Mesele şu, her şeye kadir olan Rab niçin İsrail oğullarını
su üstünde yürütmedi de, Kızıl Deniz’i ikiye yarıp deniz yatağını onlara yol
eyledi?”
Bu soru üzerine,
-Hikmet öyle bir lokmadır ki senin gibi aldanmışların
kursağından asla geçmez, dedi Vaftizci Yahya ve devam etti.
-”Ama benim vazifem sorulan her soruya doğru cevap vermek,
soran kim olursa olsun. Senin sualinin hikmetine gelince; bu Rabbin bir
hilesidir, Firavun aldansın diye kurulmuş bir tuzak.”
-”Çünkü”, dedi Yahya,
-”İsrail oğulları su üstünde yürüyerek Kızıl Deniz’i
geçseydi o zaman Firavun ve ordusu peşlerinden gitmezdi. Herkes bilir ki suyun
üstünde yürünmez, bir mucizedir bu. Hâlbuki deniz yarılıp da deniz yatağı yani
toprak ortaya çıkınca Firavun ve ordusu ‘biz toprağın üstünde yürürüz’ dediler,
herkes toprağın üstünde yürüyebilir çünkü. Oysa denizin ikiye yarılması da bir
mucizeydi ama Firavun ve ordusu toprağı görünce mucizeyi unuttu, aldandılar.
Ve herkes bilir ki aldanmak öldürür.”
Erdal Beşikçioğlu Cemil Meriç Belgeseli |
Hiç yorum yok: