"BANA DOĞRU GELEN KİM?" - NİLGÜN MARMARA
"BANA DOĞRU GELEN KİM?"YA DA
ŞİMDİKİ ZAMANDA
BİR MOBİL, BİRİNCİ TEKİL ŞAHIS
Dökülmüş bedenim kimyasına pirincin, yokedilerek kalsiyumun
büyüsü yazgım belirlenmiş.
Her an, hoş geldin diyorum bana doğru gelene, dalgalanan
duygularımla. Sarkıyorum
tavandan (bir tavan varmışçasına) yeryüzünün (varolduğunu
umarak) renklerini bilmeme
karşın - lal rengi, çivit mavisi ve sarı - ve onların
yalanlamalarını - tutku, dinginlik ve ölüm -
kendimle işaretliyorum yanı, yöreyi - bir aşağı bir yukarı,
bir yukarı bir aşağı, sağ sol, sağ sol.
Yönlerin bulanıklığında bir sorumluluk bu! Uluma geri tepiliyor
böylece, bana doğru gelene
karşı! Bir iskeletler zinciri tutuyor beni havada, uzay
konusunda bir unutkanlık yüklemeye ve
devindiğim cılız önlemleri yıkmaya çalışarak. Soğukkanlı bir
çaba! Ben, kusursuz bir porte
olmayı yeğlerdim, oysa. İşte şuracıkta, özlüyorum sol
anahtarımı ve notalarımı. Umursamam,
nereye dağılırlarsa dağılsınlar, daha sonra...
Şimdilik, hava akımının istencine boyun eğmişim, sinekler
ırzına geçerken uzantılarımın,
sürdürüyorum dansımı bu dikey tabut içre, günden geceye,
geceden güne, ben tümünü ezip
geçinceye ve "Bana doğru giden kim?" in yatay
bilgisine ulaşıncaya dek!
Nilgün Marmara
Nilgün Marmara - Şiirleri |
Hiç yorum yok: