DİDEM MADAK, POLLYANNA’YA SON MEKTUP
DİDEM
MADAK, POLLYANNA’YA SON MEKTUP
''...Bir yığın insan tanıdım. Ama hep yalnızdım... Didem Madak''
Muhabbet
kuşumuz öldü
Arkasında
uçuşan tüyleriyle mavi bir sonbahar bırakarak
Biliyorsun
ölüm, mavi boş bir kafestir kimi zaman
Acıyı
hangi dile tercüme etsek şimdi yalan olur Pollyanna3
Uyuyamadığım
gecelerin sabahında
Gözaltlarımdan
mor çocuklar doğardı
Mor
çocuklarıma ninni söylerdi sabah ezanları
Fırtına
ters çevrilen şemsiyelere benzerdi
Duaya
açılan avuçlarım
Avuçlarıma
kar yağardı
Kimi zaman
tipi…
Kaç kere
avuçlarımda mahsur kaldım.
Birkaç kış
geçti Pollyanna
Ben hep
mahzun kaldım.
Kocaman
bir kardan adam yaptı içime bir çocuk şair
Tuhaf
şarkılar mırıldanarak: Şiirime kenar süsü olsam ben
Bir kenar
süsünün gülü olsam ben
Sarı
deftere tuttuğum bir günlük
Aşk olsam
ben…
Sonra
yazları
Yaseminlerle
sarmaş dolaş bir balkonum oldu
Balkon
yaseminlerle sevişirdi
Rüya
hülyayla sevişirdi.
Ben o
beyaz ve güzel kokan çadırın altında
Geceyle
sevişirdim.
Bir davet
gibi otururdum balkonda
Bir beyaz
örtü gibi sarardım acılarımı başıma
Ben
sevgilisi çile olan bir gelindim Pollyanna
Gel derdim
gel, kim olursan ol yine gel…
Çiçekli
bir düğün davetiyesi gibi otururdum balkonda
Yıldızlar
ürkerdi, titrerdi davetimden
Ayın
etrafında beyaz bir hale dönerdi.
Bileklerimi
uzatırdım çıplak, beyaz ve inca
Işıktan
bir kelepçe istedim yüz görümlüğü olarak Pollyanna.
Secde eden
alnımı,
Şarap içen
dudağımla öpmek istedim.
Dizlerimde
ve dirseklerimde nasır tutan arayışımı
Beyaz bir
merhemle ovmak istedim.
Beyaz bir
günahtır aramak kimi zaman Pollyanna…
İtiraf
etmek gerekirse
Domates-biber
biçiminde tuzluklar aldım pazardan
Kalp
şeklinde kültablaları
Kalbimde
söndürülmüş birkaç sigaradan kalan kül
Yetmezdi
yeniden doğmaya.
Orhan
Gencebay dinledim itiraf etmek gerekirse
Bedelini
ödedim ama Pollyanna
İtiraf
artık tedavülden kalkmış bir kağıt para.
Hayatım
bir mutsuzluk inşaatıydı Pollyanna
Çimento,
demir, çamur…
Duvarlarımı
şiir ve türkü söyleyerek sıvardım.1
En üst
kattan düşerdim her gün
Esmer bir
işçi gibi dilini bilmediğim bir dünyaya
Hayatım
bir mutsuzluk inşaatıydı Pollyanna
Sana ve
mutluluğa yazılmış mektuplarıma
Cevap
beklediğim zamanlarda.
Benim bir
köyüm olmadı.
Hiçbir
şehir karlı sokaklarıyla bana
Pazen
gecelik giymiş bir anne gibi sarılmadı.
İstanbul’u
evlat edinsem
Benimsemezdi
nasıl olsa otuz yaşında bir anneyi
Yüzyıllarca
yaşamış bir çocuk olarak.
Mütemmim
cüz olamadım hiçbir aşka Pollyanna
Bir kitaba
bir cüz olamadım.
Yukarıdan
aşağı, yedi harfli battal boy bir intiharı denedim.
Hiçbir
bulmacayı tamamlayamadım.
Bir kediyi
okşasam ellerim yumuşardı
Biri
okşasam bir yumuşardı.
Bire “BİR”
olamadım.
Fırfırlar
olmalıydı oysa hayatımın kenarında Pollyanna
Kırmızı
puanlı bir şiir olarak uyumalı, mor puanlı
uyanmalıydım.
Pişman
olmamalıydı orada olmalarından yeşil farbelalarım.
Bir
çingenenin çıkardığı dil olmalıydı şiirlerim.
Sana bu
son mektubu,
Artık
senden mektup beklemediğimi söylemek için
yazıyorum
Pollyanna
son
şiirini yazmaya cesaret edememiş bir şair olarak.
Didem Madak, (d. 8 Nisan 1970, İzmir - ö. 24 Temmuz 2011, İstanbul), Türk şair. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Şiirleri Öküz, Ludingirra ve Sombahar dergilerinde yayımlandı. İlk kitabı olan Grapon Kâğıtları İnkılap Kitabevi Şiir Ödülü’nü kazandı. Kanser nedeniyle 41 yaşında yaşamını yitiren şair Didem Madak'ın naaşı Edirnekapı'da defnedildi.
Didem Madak Şiirleri |
Didem Madak'ı Saygı ve Özlemle Anıyoruz.
Hiç yorum yok: