DİDEM MADAK, ÇİÇEKLİ ŞİİRLER YAZMAK İSTİYORUM BAYIM
DİDEM MADAK, ÇİÇEKLİ ŞİİRLER YAZMAK İSTİYORUM BAYIM
Bekçisi olmayan geceler denk geliyor bana,çaresiz bekliyorum. Didem Madak
“Zenciler
prensesi olacağım.
Hayat işte
asıl o zaman başlayacak”
Pippi
Uzunçorap
Çiçekli
şiirler yazmama kızıyorsunuz bayım
Bilmiyorsunuz.
Darmadağın gövdemi
Çiçekli
perdelerin arkasında saklıyorum.
Karanlıkta
oturuyorum. Işıkları yakmıyorum.
Çalar saat
zembereği boşalana kadar çalıyor
Acı veren
bir sevişmeyi hatırlıyorum.
Bir
bıçağın gereksiz yere parlaması bu.
Yıllardır
kendini bulutlarda saklayan illegal bir yağmurum.
Bir yağsam
pahalıya malolacağım.
Ben bir
bodrum kat kızıyım bayım
Yalnızlıktan
başka imparator tanımaz bodrumum
Bir
süredir plastik vazolar gibi hiç kırılmıyorum
Fakat
korkuyorum. Birazdan da
Kırk üç
numara ayakkabılarınızla
Bahçede
oynayan çocukların üstüne basacaksınız
Bu iyi
olmaz bayım!
“Gün akşam
oldu” diyorum
Ekmek
kırıntıları atıyorum kuşlara
Cam
kırıkları yiyorlar
Rüyamda;
bir kâse dolusu suyun içinde
Rengârenk
yap-boz parçacıkları
Anlatmak
istiyorum, dinlemiyorsunuz.
Hayır,
sanırım sabahı bekleyemem
Bilmiyorum.
İnsanlar
rüyalarını acilen anlatmalı.
On dört
yaşındaydı ruhum bayım
Bir mermer
masanın soğukluğunda yaşlandı.
Protez
bacaklar taktılar ruhuma ince ve beyaz
Gıcırdaya
gıcırdaya dolaştım şehri
Protez
bacaklarıma bile ıslık çaldılar
O ara
içimde çiçeklerden oluşmuş
bir
silahsız kuvvet ablukaya alındı
Sinemalarda
da “organzm gıcırtıları” oynuyordu.
Kaçmaya
çalıştım. Olmadı.
Bu
nedenle, çiçekli şiirler yazmayı
Ruhum
açısından faydalı buluyorum bayım.
Neyse işte
Ben her
filmi hatırlarım
Sinemaların
hiç bitmeyen gecesine sığındığım çok oldu.
“Sofi’nin
tercihini” seyrederken çok ağlamıştım.
Öpüşen
Guramilerle ilgili bir film yapsalar
Onu da
mutlaka hatırlardım.
İnsan
içinde çevrilen bir çıkrığın sesini unutur mu?
Hem sonra
ben hatırlamaya alışkınım
Bir “eşya
toplayıcısıyım” bayım.
Büyük
gemiler de yok artık bayım
Büyük
yelkenler de
Büyük
kâğıtlar yakmak istiyor şimdi canım.
İşte az
önce bir karabatak daldı suya
Bir
süredir kayıp
Dünyayı
yutmuş olarak çıksa da ortaya
Ölüm çok
iri bir sözcük değil bayım.1
Kasımpatları
kadar acı kokuyorum biliyorum.
Ama siz
sobada sucuklu yumurta pişirip yiyen
Yoksul bir
aşkın güzelliğini bilir misiniz?
Bir gül,
bir güle derdi ki görse
Yalan
söylüyorum
Güller bu
sıra hiç konuşmuyor bayım.
Didem Madak / Çiçekli Şiirler Yazmak İstiyorum Bayım
Didem Madak, (d. 8 Nisan 1970, İzmir - ö. 24 Temmuz 2011, İstanbul), Türk şair. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Şiirleri Öküz, Ludingirra ve Sombahar dergilerinde yayımlandı. İlk kitabı olan Grapon Kâğıtları İnkılap Kitabevi Şiir Ödülü’nü kazandı. Kanser nedeniyle 41 yaşında yaşamını yitiren şair Didem Madak'ın naaşı Edirnekapı'da defnedildi.
Didem Madak Şiirleri |
Didem Madak'ı Saygı ve Özlemle Anıyoruz.
Hiç yorum yok: